İnsanın sürekli kendini geliştirmesi için bilginin paylaşılması lazım.Bildiklerimizi paylaşmak; herşeyden önce o bilgiyi köreltmemek içindir.
SERCAN ÜNLÜ
05464312294
4 Kasım 2016 Cuma
28 Ekim 2016 Cuma
İŞİTME KAYBININ BELİRTİLERİ
İşitme kaybının belirtileri her zaman çok belirgin olmadığı için kişiler genelde bu sorunu göz ardı ederler
Bu nedenle birçok kişi işitme kaybı ilerlemeden doktora gitmez. Oysaki sorun ne kadar önce tespit ve tedavi edilirse, daha ileri derecelere varacak işitme kayıpları o kadar erken önlebilir ve kişiye doğru tedavi uygulanabilir.
İşitme kaybının belirti ve bulguları şunlardır:
- Konuşma ve diğer seslerin algılanmasında zorlanma
- Özellikle gürültülü ve kalabalık mekânlarda arka plandaki sesleri, kelimeleri algılayamama
- Karşıdaki kişilerin yavaş, net ve yüksek sesle konuşmasını isteme
- Televizyon veya radyonun sesini açma ihtiyacı
- Konuşmaktan ve bazı sosyal ortamlardan kaçınmaya başlamak
İşitme kaybının kişide yarattığı psikolojik etkiler nelerdir?
İşitme kaybının, kişilerin yaşam kalitesi üzerinde önemli etkisi vardır. Örneğin işitme kaybı olan yaşlı yetişkinlerde sıkça görülen sorunlar şunlardır:
- Depresyon
- Kaygı
- Duyamadığı için başkalarının kendisine kızgın olduğu düşüncesi
Bu düşünceler, kişinin hem sosyal, hem de iş yaşamını olumsuz etkiler.
25 Mayıs 2016 Çarşamba
İŞİTME KAYBINA NEDEN OLAN FAKTÖRLER
1. Yaş: seslere uzun süre maruz kalmak, işitme sinirlerini yıpratır. Bu durum da işitme kaybı riskini arttırır.
2. Genetik Miras: genetik yatkınlığınız işitme kaybı yaşama olasılığınızı attırır.
3. Meslek: gürültülü ortamlarda (fabrika, inşaat alanı gibi) çalışan kişiler, yüksek sese uzun sure maruz kaldıkları için işitme sorunlarıyla karşılaşabilirler
4. Bazı İlaçlar: antibiyotikler ve kemoterapide kullanılan bazı ilaçlar, iç kulakta hasar yaratabilir. Aşırı dozda alınan aspirin, ağrı kesici, diüretik gibi ilaçlar, kulak çınlaması ya da işitme kaybı gibi geçici olarak yaşanan işitme sorunlarına neden olabilir.
12 Mayıs 2016 Perşembe
ÇOCUKLARDA İŞİTME GELİŞİMİ
Çocukların gelişiminde işitme çok önemlidir. İşitme ile çocuk, sesleri tanımayı, sesleri taklit etmeyi öğrenir ve böylece dil gelişimini sağlar. İşitme, ayrıca çocuğun tehlike uyarılarını alabilmesini, iletişim kurmasını, sosyal becerilerini geliştirmesini ve kendilerini yönlendirmelerini sağlar. İşitme sadece beş duyu organından bir tanesi olarak düşünülmemeli, çocukların kişilik ve davranışlarının gelişiminde çok önemli bir role sahip olduğu unutulmamalıdır.
İnsan fetüsü, gebeliğin 20 haftasından itibaren temel işitme yeteneğine sahiptir. Gebeliğin kalan süresi boyunca işitme gelişir ve olgunlaşır. Fetüs dışarıdan gelen sesleri duyabilir. Düşük frekanslı seslerin duyulması yüksek frekanslı seslere göre çok daha kolaydır.
Çocuk;
- 0-4 ay arasında: Ani ve yüksek seslerde korkar. Ses gelen yöne göz ya da baş hareketleri ile dönebilir.
- 3-6 ay arasında: Değişik seslere ilgi gösterir. Çeşitli sesler çıkarmak için uğraşır. Tanıdığı kişilerin seslerini ayırt etmeye başlar.
- 6-12 ay arasında: Mırıldanmaya ve “anne” ve “baybay” gibi basit sözcükleri anlamaya başlar; basit komutları yerine getirebilir.
- 12-18 ay arasında: Mırıltılar sözcüklere dönüşmeye başlar. Yaklaşık 20 sözcük kullanabilir ve 50 sözcüğü anlayabilir.
- 2 yaşında: Yaklaşık 200-300 sözcükten oluşan dağarcığını kullanarak basit cümleler kurabilir. Kendisine kitap okunmasını ve resimli kitaplardaki nesneleri tanıyıp adlarını söylemekten hoşlanır.
- 3-4 yaş arasında: İhtiyaç, soru ve duygu belirten sözcük ve cümleler kullanabilir. Bu yıllarda sözcük dağarcığı, telaffuzu ve anlaması oldukça gelişir.
7 Mayıs 2016 Cumartesi
İŞİTME CİHAZI KULLANACAKLARA TAVSİYELERİM
İşitme cihazı alacaklara veya cihazını yenilemeyi düşünenlere tavsiyelerim :
1.İşitme Cihaz denemesine yalnız başınıza gitmeyin. Ailenizden birisiyle yada deneyimli işitme cihazı kulanıcısı ile gitmeye çalışın.işitme cihazı kullanımı %100 tedavi etmez. işitme kaybınızın ilerlemesini yavaşlatır veya durdurur ve duyma ve algılama probleminizin düzelmesine yardımcı olur.
2.Seröz otit, perfore zar, otoskleroz aural atrezi vb.Orta kulak ve dış kulak hastalıklarına bağlı bir işitme kaybınız varsa, öncelikle tedavi yollarını araştırın.
3.İşitme ölçümlerinizin doğruluğu ve güvenilirliği önemlidir.çünkü işitme kaybı kişiden kişiye değişkenlik gösterir. işitme ölçümlerinizi deneyimli ve uzman kişilere yaptırın.
4.Cihazın modelini markasını araştırın kullanan kişilerle irtibat kurun bilgi edinin sonuçta bu cihaz gözlük gibi sizin ömür boyu yardımcı protez medikal malzemeniz olacak. Cihazı kimin uyguladığıda önemlidir.Uzmanın yeterli olduğundan emin olun.
5.Deneme sırasında üç heceli kelimelerin (merhaba,harika vb) cihazlı ve cihazsız olarak arkanızdan, normal ses yüksekliği ile okunmasını isteyin. Cihaz kelimelerin anlaşılmasını arttırıyorsa ve bu artış sizin için yeterliyse, cihaz etkili demektir.
6 Deneme sırasında hem kendi sesinizin hem de uzmanın sesinin"normal" olmasına dikkat edin. Kendi sesinizi dinlemeden "ince ayarı" bitirmeyin.
7- Cihazı denemesi sırasında "Gerçek-Kulak Ölçümü" Rem cihazı ile yapılmasını isteyin (kulak kanalına tüp şeklinde mikrofon yerleştirilerek, cihazın sağladığı kazanç ve çıkış değerlerinin "gerçek" olarak ölçüldüğü test yöntemidir). Ölçümde elde edilen sonuçların size anlatılmasını isteyin. Bu ölçümün yapılmadığı işletmelerden cihaz almayın (bir çok işletme bu ölçümü yapmadığı halde, yapılmış gibi sahte belge verebilmektedir).
8- Cihazınızı gerçek hayatta denemeden almayın.Demo cihazlar deneyin. Cihaz denemesi yapılan odalar, gerçek hayatın zorluklarından (ve gürültülerinden) çok uzaktır. En doğru cihaz denemesi günlük hayatta yapılan denemedir. Tüketici haklarına göre 15 gün içinde cihazınızı iade edebilirsiniz. Bu iade kulak içi cihazlar için de geçerlidir (kalıp parası tüketiciye aittir).
9. Gürültülü ortamlarda konuşmanın anlaşılmasını en fazla sağlayan çift-mikrofonlu sistemlerdir. Cihazların diğer özellikleri (kanal sayısı, gürültü yönetimi vb) daha çok "dinlemeyi kolaylaştırmaya" yararlar (örneğin, konuşmayı daha az konsantre olarak dinleyebilirsiniz).
10. Her iki kulak da işitme cihazı kullanmaya elverişli olduğu halde, tek kulakta cihaz kullanırsanız, cihazsız kulağınızda zaman içinde konuşmayı anlama yeteneğiniz azalabilir. Bir süre sonra (yaklaşık 4- 5 yıl sonra) konuşmayı anlama yeteneği düzeltilemeyecek kadar kötüleşebilir ("işitsel deprivasyon"). Cihaz fiyatları ve ekonomik gücünüzü değerlendirirken "çift cihaz"ı göz önünde bulundurun.
11. İşitme cihazını ilk kez kullanıyorsanız kullanma talimatlarını yerine getirin.Genelde insanların çok sık karşılaştığı durum daha önce cihaz kullanmadan cihazı alıp uzun süre taktıktan sonra kulağında ağrı oluşması sonucu çıkarıp bir köşeye atıp takmamasıdır. Ancak bu problemi işitme merkezinizin kullanma periyotlarını yerine getirerek çözebilirsiniz.
12.Odyogramda algılama skorunuz SD %50 altında ise 60dB üstü Bilateral S/N işitme kaybınız varsa çift mikrofonlu 6 kanal yada üstü dijital kulak arkası cihazları tercih edin.kanal içi cihazlara göre verimlilikleri daha yüksek olacaktır.
13. Cihazınızın bakımını geciktirmeyin En az 6 ayda 1 kontrolle gidin.işitme cihazı filtresi Kulak kalıbı hortumu sesin iletildiği yerdir. Sertleşme veya delinme esnasında değiştirilmesi gerekir.
14.Algılama problemi yaşayanlar işitme cihazlarını kullanarak yüksek sesle bol bol kitap okuyun Beyninizin unuttuğu heceleri kelimeleri tekrar ederek yeniden algılamasına yardımcı olacaktır.
15. Pazarlık yapın ! Fiyatı indiremeseniz bile ücretsiz aksesuar (filtre,pil,kulak kalıbı vb) alabilirsiniz.
YÜKSEK FREKANS TİMPANOMETRİ
Akustik immitansmetri , timpanik membran ve orta kulak yapılarının değerlendirilmesinde kullanılan objektif bir yöntemdir. İmmitansmetri, timpanometri ve akustik refleks bulgularının değerlendirilmesidir. Gelişen teknoloji, timpanometrinin orta kulak patolojilerindeki tanı değerini daha da arttırmıştır.
Klasik timpanometri sıklıkla 226 HZ, prob ton ile uygulanmaktadır. Bu frekansın seçilmesindeki amaç diğer frekanslara göre klinik açıdan daha değerli veriler sunmaktan ziyade, bu frekansta tasarımlanmış cihazların ölçümleme kolaylığıdır.
Düşük prob ton frekansları kullanıldığında timpanogram daha çok orta kulak ve TM’nın katılığı hakkında bilgi verirken; Yüksek frekanslı prob ton kullanıldığında, orta kulak sisteminin katılığının etkisini arttıran patolojiler değerlendirilebilir.
Rezonans frekansının MFT ile belirlenmesi tanısal öneme sahiptir. Katılık etkisinin belirgin olduğu otoskleroz gibi hastalıklarda rezonans frekansı yüksek frekanslara Kitle etkisinin belirgin olduğu ossiküler zincir kopuklukları gibi hastalıklarda düşük frekanslara kaymaktadır.
Multi-Frekans timpanometri (MFT), akustik immitansmetri ölçümünün geniş frekans alanında ölçümü sağlayan metodun geliştirilmesidir.
Bugüne kadar bu alanda pek çok araştırma yapılmış, ancak son on yılda yazılım sistemlerinin gelişmesiyle timpanogramda çoklu-komponentler eklenerek hızlı, hassas ölçümler ve otomatikleşme sağlanabilmiş ve klinikte kullanılabilir hale gelerek yaygınlaşmaya başlamıştır.
MFT orta kulağın rezonans frekansını (RF) bulmayı sağlar. Bu frekansta, sistemin katılık ve kütle elemanları dengededir. Geçmişteki araştırmalar göstermektedir ki, MFT orta kulak sistemindeki katılık ve kütlenin mekanoakustiksel çok küçük değişimlerini tanımlar ve ölçümler.
Bu değişimin sebebi, farklı patolojiler olabilir. Bunlar otoskleroz, ossiküler zincir bozuklukları ve Efüzyonlu Otitis Media ayrıca Stapedektomili kulaklar da olabilir.
Akut otitis media (AOM), çocukluk döneminde en sık karşılaşılan enfeksiyondur. Orta kulaktaki değişimle değerlendirilir. AOM’nin en sık komplikasyonu yüksek oranda tekrarlaması, orta kulaktaki sıvının inatçı olması ve iletim tipi işitme kaybıdır. Episod AOM’den sonra orta kulağın durumu hakkında bilgi sahibi olmak için düşük frekanslı prob ton timpanometri kullanılır. Sistemde mekanik olarak nasıl bir değişim yaşandığı çok bilinmemektedir. Bu çalışmanın amacı, MFT kullanarak AOM sonrası orta kulağın durumu ile ilgili spesifik bilgiye sahip olmak ve konvansiyonel timpanometriyle bu sonuçların karşılaştırılmasıdır.
Timpanometri Normal kulakları otosklerotik kulaklardan ayırdetmedeki kısıtlı rolü nedeniyle araştırmacılar yeni ve daha etkin yöntem araştırmaktadırlar. Multi frekans timpanometri ve klasik düşük frekans timpanometrinin otosklerotik kulakları normal olanlardan ayırt etmedeki etkinlikleri karşılaştırılmıştır.
Otosklerotik kulaklarda ortalama rezonans frekansı değeri 1190 Hz, normal kulaklarda ise 934.6 Hz olarak saptanmıştır. Sonuçlar, otosklerotik kulaklarda rezonans frekans saptamasının orta kulak durumu ve orta kulak mekanikleri değerlendirildiğinde klasik timpanometriye göre daha etkin bir test olduğunu ortaya koymaktadır. Otosklerotik kulaklar değerlendirilirken, multi frekans timpanometri unutulmaması gereken yararlı bir tetkiktir.
Multi frekans timpanometri tek başına tanı bir yöntem değildir. Diğer testler ile birlikte değerlendirilip hastalıkların tanısının konulmasında yardımcı test olarak kullanılabilecek bir testtir.
Multi frekans timpanogram kullanım alanları: Otoskleroz , Ossiküler zincirde parsiyel, total devamsızlık, Orta kulak malformasyonları , Primer kolesteatom, Orta kulak tümörleri, Osteogenesis imperfecta, Ossiküler zincirin displazisi.
Klasik timpanometri sıklıkla 226 HZ, prob ton ile uygulanmaktadır. Bu frekansın seçilmesindeki amaç diğer frekanslara göre klinik açıdan daha değerli veriler sunmaktan ziyade, bu frekansta tasarımlanmış cihazların ölçümleme kolaylığıdır.
Düşük frekanslı prob ton kullanılarak yapılan timpanometride orta kulak kompliansın (birim basınç değişikliğinin neden olduğu hacim değişikliği) etkisi altındadır. Düşük frekanslı uyaranlar normal kulaklarda tek tepeli timpanogram eğrileri oluştururlar. Değişik frekansiyel uyaranlar kullanıldığında tek tepeli timpanogram yüksek frekanslara gidildikçe çok tepeli bir şekil değişikliğine uğrar.
Düşük prob ton frekansları kullanıldığında timpanogram daha çok orta kulak ve TM’nın katılığı hakkında bilgi verirken; Yüksek frekanslı prob ton kullanıldığında, orta kulak sisteminin katılığının etkisini arttıran patolojiler değerlendirilebilir.
226 Hz veya 678 Hz prob tonlu timpanometriler ile kesin ayırıcı tanı yapılamayan durumlarda multi frekans timpanometri yardımcı olmaktadır. Multi frekans timpanometri, 226 Hz-2000 Hz arasında değişik prob tonlar ile elde edilen timpanogramların analizini sağlar.
Rezonans frekansının MFT ile belirlenmesi tanısal öneme sahiptir. Katılık etkisinin belirgin olduğu otoskleroz gibi hastalıklarda rezonans frekansı yüksek frekanslara Kitle etkisinin belirgin olduğu ossiküler zincir kopuklukları gibi hastalıklarda düşük frekanslara kaymaktadır.
Multi-Frekans timpanometri (MFT), akustik immitansmetri ölçümünün geniş frekans alanında ölçümü sağlayan metodun geliştirilmesidir.
Bugüne kadar bu alanda pek çok araştırma yapılmış, ancak son on yılda yazılım sistemlerinin gelişmesiyle timpanogramda çoklu-komponentler eklenerek hızlı, hassas ölçümler ve otomatikleşme sağlanabilmiş ve klinikte kullanılabilir hale gelerek yaygınlaşmaya başlamıştır.
MFT orta kulağın rezonans frekansını (RF) bulmayı sağlar. Bu frekansta, sistemin katılık ve kütle elemanları dengededir. Geçmişteki araştırmalar göstermektedir ki, MFT orta kulak sistemindeki katılık ve kütlenin mekanoakustiksel çok küçük değişimlerini tanımlar ve ölçümler.
Bu değişimin sebebi, farklı patolojiler olabilir. Bunlar otoskleroz, ossiküler zincir bozuklukları ve Efüzyonlu Otitis Media ayrıca Stapedektomili kulaklar da olabilir.
Akut otitis media (AOM), çocukluk döneminde en sık karşılaşılan enfeksiyondur. Orta kulaktaki değişimle değerlendirilir. AOM’nin en sık komplikasyonu yüksek oranda tekrarlaması, orta kulaktaki sıvının inatçı olması ve iletim tipi işitme kaybıdır. Episod AOM’den sonra orta kulağın durumu hakkında bilgi sahibi olmak için düşük frekanslı prob ton timpanometri kullanılır. Sistemde mekanik olarak nasıl bir değişim yaşandığı çok bilinmemektedir. Bu çalışmanın amacı, MFT kullanarak AOM sonrası orta kulağın durumu ile ilgili spesifik bilgiye sahip olmak ve konvansiyonel timpanometriyle bu sonuçların karşılaştırılmasıdır.
Timpanometri Normal kulakları otosklerotik kulaklardan ayırdetmedeki kısıtlı rolü nedeniyle araştırmacılar yeni ve daha etkin yöntem araştırmaktadırlar. Multi frekans timpanometri ve klasik düşük frekans timpanometrinin otosklerotik kulakları normal olanlardan ayırt etmedeki etkinlikleri karşılaştırılmıştır.
Otosklerotik kulaklarda ortalama rezonans frekansı değeri 1190 Hz, normal kulaklarda ise 934.6 Hz olarak saptanmıştır. Sonuçlar, otosklerotik kulaklarda rezonans frekans saptamasının orta kulak durumu ve orta kulak mekanikleri değerlendirildiğinde klasik timpanometriye göre daha etkin bir test olduğunu ortaya koymaktadır. Otosklerotik kulaklar değerlendirilirken, multi frekans timpanometri unutulmaması gereken yararlı bir tetkiktir.
Multi frekans timpanometri tek başına tanı bir yöntem değildir. Diğer testler ile birlikte değerlendirilip hastalıkların tanısının konulmasında yardımcı test olarak kullanılabilecek bir testtir.
Multi frekans timpanogram kullanım alanları: Otoskleroz , Ossiküler zincirde parsiyel, total devamsızlık, Orta kulak malformasyonları , Primer kolesteatom, Orta kulak tümörleri, Osteogenesis imperfecta, Ossiküler zincirin displazisi.
TİMPANOMETRİ (A,Ad,As,B,C,D,E tipleri)
TİMPANOMETRİ
Kulak zarının hareket kabiliyetini ve orta kulaktaki basınç değişikliklerini ölçmeye yarayan timpanometre aleti ile gerçekleştirilen teste TİMPANOGRAM ismi verilir. Uygulanması çok kolaydır ve bebeklerde bile güvenle uygulanabilir. Kulak zarı ve orta kulak sağlığını gösteren objektif bir testtir. Timpanogram sonucu ile ses enerjisinin orta kulak içerisinde ilerleyip ilerliyemediği belirlenir. Eğer kulak zarı sağlıklı ise ve de orta kulakta sadece hava mevcutsa, iltihap ya da sıvı yoksa, ses enerjisi orta kulak içerisinde kolaylıkla ilerleyeceğinden sonuç, normal olarak bulunur. Bu durumda test edilen kişinin hem kulak zarı, hem orta kulak hem de östaki borusu fonksiyonlarının normal olduğuna karar verilir. Eğer orta kulak içerisinde sıvı birikimi, yani seröz otit mevcutsa ya da kulak zarı delinmişse ya da orta kulak içerisinde anormal bir yapı mevcutsa normal sonuç elde edilemez.
Timpanogram testini uygulamak için önce dış kulağın açık olduğundan emin olunur. Daha sonra da dış kulak yoluna manometre aletinin probu yerleştirilir. Timpanometre aleti, kulak zarına değişik basınçlarda ses uygular. Kulak zarından yansıyan ses düzeyi ölçülür. Timpanometre aleti bu ölçümlerlerle bir timpanogram eğrisi hazırlar. Ve bu değerler uzmanlar tarafından yorumlanır.
Tip A: Normal timpanogram. -100 ile +50 daPa basınç aralığında tepe veren, statik esneklik değeri 0.39 ile 1.30 cc arasında değişebilen
timpanogramdır.
Tip As(stiffness): Normal basınç alanında tepe veren, ancak statik esneklik değeri 0.35 cc’nin altında olan timpanogramdır. Otosklerozun
tipik bulgusudur.
Tip Ad(deep): Normal basınç alanında tepe veren, ancak statik esneklik değeri 1.65 cc’nin üzerinde olan timpanogramdır. Kemik zincir kopukluklarının ve flasid kulak zarlarının tipik bulgusudur.
Tip C : Negatif basınç alanında tepe veren, statik esneklik değerleri
değişkenlik gösterebilen (normal veya düşük amplitüdlü olabilir) timpanogramdır. Statik esneklik değerleri normal sınırlarda ise
timpanogram bulgusu daha çok östaki bozuklukları ile korelasyon
göstermektedir. Statik esneklik değerinin düşmesi orta kulakta mayi birikimine işaret etmektedir.
Tip B: Belirgin tepe noktası vermeyen (statik esneklik 0.10 cc’den az) timpanogramdır. Glue ear’ın tipik bulgusudur.
TİP D: timpanogram “w” şeklindedir, timpanik membranın atrofik, skarlı ya da
flasid olmasına işaret eder.
TİP E: timpanogram ise birden fazla ancak alçak tepe
noktalarına sahiptir ve geniş, inişli çıkışlı tepe noktalarıyla karakterizedir. Jerger ve
Northern (1970) tip E timpanogramın kemikçik zincir devamsızlığına işaret ettiğini ileri
sürmüşlerdir.
TİP D |
TİP E |
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)